
Kalede Volkan , savunmada Gökhan Gönül , Zan , Servet , Hakan Balta , orta sahada Emre , Hamit , Kazım , Arda , forvet de ise Tuncay ve Sercan on biri ile başlamıştık mücadeleye. Maçın başındaki stres oyuncularımızın yüzünden okunuyordu. Rakip geçen maçta müthiş direnç gösteren , inanılmaz özverili bir biçimde savunma yapan Estonya idi.Maça Saçma sapan başladık , zaten savunmamızın ortası serseri mayın gibi iki adamdan oluşmakta , Gökhan Zan ve Servet bazen kendilerinin bile çözemediği işler yapıyor. Zan'ın saçma pasları , Servet'in hala hava toplarında anlamsız zamanlama hataları , topla gereksiz yere oynamaları ve tabi ki savunmada ki hataları. Çözemiyorum neden İbrahim Toraman bu milli takıma alınmıyor? Hadi Önder Turacı'nın pasaport sorunları vardı ama İbrahim Toraman'ın ne suçu var? İlk golü yeme biçimimizde kendini halı sahada zanneden Arda Turan yüzünden oldu kanımca , topu bir türlü ayağından çıkarmadı , çalımlar çalımlar çalımlar...Tamam çalım at ama üç kişinin arasında kendi yarı alanında girmene lüzum yok , yeteneğini herkes biliyor zaten , Estonya'dan 11 kişiyi çalımlasan ne fayda? Derken Hamit'e attığı "hadi bakalım ben içine ettim sen ne yapabileceksin?" tarzındaki pas , o da top taca gitmesin diye müdahele etti gelişi güzel , sonrasında kaptırılan top ve adamını kaçıran milli takım defansının yediği gol. Daha Arda'ya çok sözüm var ama şimdi değil geleceğiz. Gol sonrası milli takım biraz telaşlansa da , Hamit , Emre ve Arda'nın pas organizasyonları keyif vericiydi , sonrasında zaten o güzel pas organizasyonları da golü getirdi. İkinci golde de Arda'nın çabalarıyla geldi , Sercan zaten o golü atamasa sahada işi ne ? Saçma bir ikinci gol yedik ama o ikinci gol sonrası Arda'nın Dünyayı Kurtaran Adam tavırları ne ? Topu ayağına alıp her seferinde çalımlar atmak ? Sadece kendini yoruyor çoğu zaman , bencilleşiyor , garipleşiyor futbolu ... Yoruldukça yoruluyor ve faydasızlaşıyor... Uğraşmaması lazım bu tip şeylerle , Rijkaard'ın röportajında vardı geçenlerde , sizin milli takımda herşeyden biraz var diyor , tutkulu oyuncularınız var ama bu size bazen zarar veriyor , herkes kahramanlık peşine koşuyor diyor.Gerçekten de öyle , Hamit de çalımlar atıyor ama sonunda pasını vermesini biliyor , Arda oyununun bu kısmını gerçekten geliştirmeli. Üçüncü gol ise tamamen kaleci hatasından geliyor. Arda da fena yükselmemiş topa ama kalecinin boşa çıkışı adeta asist oluyor Arda'ya...Dördüncü gol ise Tuncay'ın Premier League'den kendine birşeyler kattığını gösteriyodu.Maçın geri kalanı milli takımın topu ayağında tutamaması ve saçma sapan pas hatalarıyla geçti. Emre Belözoğlu ise sakinliğiyle dikkat çekti , Manisaspor maçında çıldıran Emre'nin İtalyan mafya babası halleri gerçekten çok eğlenceli oluyor , Fatih Terim'le çok ortak noktaları var. Ceyhun'u beğendiğimi söyleyeyim , Hüseyin Cimşir'in bir gömlek üstünü. Sercan da fena oyuncu değil ama milli takım ortamına ısınması lazım. Kazım'ın derhal istikrar sorununu çözmesi lazım , bir gün çok iyi bir gün vasatın altı oynuyor , hergün vasat oynasa daha faydalı olacak. Gelelim Fatih Terim takıntılarına , artık Sabri , Gökhan Zan gibi oyuncular milli takımda yer almamalılar. Hatta mümkünse Servet bile . İbrahim Toraman ve Önder Turacı oluşturmalı bu takımın defansının göbeğini. Sol ve sağ beklerimiz iyi oyuncular. Yıllar içerisinde BJK'nın iki genç bekinin bu mevkilere , özellikle sol bek mevkiine geçeceğini düşünüyorum. Hakan Balta zaten gönlümün Roberto Carlos'u , Fatih Terim'i İbrahim Üzülmez takıntısından kurtardı ya , helal olsun.Orta sahada da sıkıntı pek yok gibi. İşin savunma tarafı dışında . Aurelio'ya alışan milli takım onu özlüyor gerçekten , ortada Hamit ve Emre çok yetenekliler ama ikisi de Aurelio gibi bir adamla oynarsa daha verimli olabilecek adamlar. Forvet içinse Tuncay ve Semih sorunları çözer diyorum. Bosna maçı Estonya maçından farklı olacak haliyle. Belki daha ciddi olacak milli takım ama Fatih Terim'in artık anlamsız oyuncu seçimlerinden vazgeçmesi lazım.Bosna karşısında güvendiğim tek şey milli takımın yumurta kapıya dayanınca muhteşem oynaması ve istediği sonuçları alması. Norveç'i , Ukrayna'yı böyle yendik geçmişte ....

Gelelim dün akşam harika oynayan Basketbol milli takımımıza. Orta mesafesi olan bir PF aranıyor gerçekten , Kaya Peker , Mirsad , Ermal gibi bir isim olsa keşke kadroda olsa. Litvanya'nın eksikleri de vardı , Jasikevicius'un olmaması gibi. Zaten maç boyunca iyi bir oyun kurucuyu aradı gözleri. Milli takımımızın üstün savunma gayreti , Litvanya'nın oyun kurma zaafiyetiyle birleşince galibiyet kaçınılmaz oldu ama geçmişte sorumluluktan kaçıyor dediğimiz yıldızlarımız artık sazı eline alıyorlar. Hidayet ve Ersan gerçekten yıldızlıklarının hakkını veriyor. Keşke Mehmet Okur da olsa , NBA'de All-Star olmuş bir oyuncumuzu kullanamıyoruz Tanjevic'in oyun sistemi nedeniyle.20 küsür yıldır Utah Jazz'i çalıştıran ve Greg Ostertag gibi sadece kalıbıyla NBA'de kalabilen pivotlarla oynayan Jerry Sloan gibi Mehmet Okur için setler hazırladı onun sıra dışı şut yeteneğini kullanma yoluna gitti ama Tanjevic hala bunu görememekte.Umarım mili takım bu formunu özellikle ikinci turda da sergiler ve bu sefer istediğimiz başarılar gelir.Çok beğendiğim iki guard Engin Atsür ve Ömer Onan'ın da sakatlık ve hastalıkları varmış , geçmiş olsun bu iki iyi oyuncumuza da , en kısa zamanda parkelerdeki yerlerini almaları dileğiyle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder